Gökmen: Gidilmeyen Yerlere Gitmek İstiyoruz

Adını Haliç’ten alan Golden Horn Brass, Türkiye’nin ilk ve en uzun soluklu Bakır Nefesli Sazlar Oda Müziği Grubu. Grupta, Begüm Gökmen – Korno, Kutay Maktay, Julian ve Renato LUPU – Trompet, Sinan Şirin – Tuba, Emre Berbergil – Trombon, Mehmet Ali Baydar – Bas Trombon çalıyor.

Klasik müziğin yanı sıra modern aranjelerle de dikkatleri üzerine çeken Holden Horn Brass, konserlerindeki yüksek enerji ile de büyük beğeni topluyor.

Biz de grubun kurucusu Begüm Gökmen’e Golden Horn Brass ve çalışmaları hakkında merak edilenleri sorduk.

-Oda Müziği nedir?

Eskiden saraylarda, büyük senfoni orkestralarının sığmadığı ve daha küçük topluluklara yapılan, gerçekten bir odanın içerisinde gerçekleştirilen saray müzikleri varmış. Bugünün pop müziğini o dönemin klasik müziği olarak düşünebiliriz. Sarayda soylulara, dans edenlere özel düzenlenen dinletiler ve partiler zaman içerisinde ‘oda müziği’ kavramını oluşturmuş. Oda müziği en az iki enstrümanla yapılıyor; bu bir piyano flüt olabilir mesela. Biz de Türkiye’nin ilk bakır nefesli beşlisi olarak; Trompet, Korno, Tuba ve Trombon ile oda müziği yapıyoruz.

-Ödüllüsünüz…

Evet, Andante dergisinin 2014’te, Beyoğlu Belediyesi ile birlikte beşincisini düzenlediği Donizetti Klasik Müzik Ödülleri’nde “Yılın Oda Müziği Topluluğu” seçildik.

-Repertuarınızda neler var?

Biz bakır nefesliler olarak seyircimiz bizi tanıyana kadar, klasik müziğin en popüler parçaları ile başladık. Ardından caz müziğe yöneldik ve son olarak da repertuarımıza çok sesli türküleri aldık. Daha önce yapılmamış aranjeleri bizden sonraki jenerasyon için de bu şekilde biriktirmiş oluyoruz.

-Konserlerinizi nerelerde veriyorsunuz?

Konserlerimizde, Türkiye’nin dört bir yanına oda müziğini götürmeyi hedefledik ve gidilmeyen yerlere gitmek istedik. Belediyelerle işbirliği yaparak Kilis dahil Türkiye’nin birçok yerinde konserler verdik.

-Yakında bir konseriniz var mı?

Şimdi en yakın konserimiz Antalya Elmalı’da. Aslında, konserler için eğer biz başvuru yapmışsak, ilk olarak ‘Halk istemiyor’ gibi bir yaklaşımla karşılaşsak da, konser verdiğimiz bölgelerde tekrar tekrar konserler verdik.

-Sizin bir albümünüz ve iki tane de klibiniz var, bu sık rastladığımız bir şey değil klasik müzikte…

Evet, albümüz Eskişehir’de kaydedildi ve canlı kayıt bir albümdü. Aslında sanatın kendisini daha çok kişiye ulaştırabilmek için yapılmayanı yaptık ve klip çektik. Klasik müzik, ‘yüksek kültür seviyesi gerektirir’ algısını kırmak istiyoruz çünkü özellikle türkülerin modern aranjeleri beğeniliyor. Barok dönemden bugüne uzanan geniş bir repertuarımız var.

-Gittiğiniz bölgeye göre yöresel türküleri repertuarınıza ekliyor musunuz?

Elbette. Bizim çalabileceğimiz bir türküyse şayet bazen ortak bir kararlar bazen de benim eklememle türküleri repertuarımıza alıyoruz.

-Golden Horn Brass’ın bir sonraki hedefi nedir?

Dünyada tanınır olmak istiyoruz. Birçok festivale katıldık ama özellikle bize ait tınıları dünyaya taşımak istiyoruz.

BONUS:

E. İlkay Yaprak
e.ilkay@grifons.com