Gustav Klimt ve “Kahvaltı Kulubü”

“Bende görülecek dikkate değer hiçbir şey yok. Ben bir ressamım, her gün sabahtan akşama kadar resim yapan bir ressam”

Avusturya doğumlu, Yengeç burcu ve “Altın Çocuk” kelimeleri elbette 14 Temmuz 1862’de dünyaya gözlerini açan dünyaca ünlü ressam Gustav Klimt’i tanımlamaya yetmez.

Altın gravürcüsü babasının renklerinden Empresyonist resmin Avusturya’ya gelmesi ile birlikte etkilenmeye ve etkilemeye başlayan Klimt, Avusturya Uygulamalı Sanat Okulu’nda kardeşi Ernst ile birlikte okudu. Burada Franz Mattsch ile yakın arkadaş olan Klimt kardeşler, 1881’de resimlerini tanıtmak için kurdukları Ressamlar Kumpanyası’nde sevilen ve saygın eserlere imza attılar. Ernst’in ölümünün ardından Kumpanya dağıldı ve zaten Klimt’te Avusturya’ya geç gelen Empresyonizmin etkisine çoktan kapılmıştı.

Viyana Görsel Sanatlar Derneği, yani Ressamlar Evi Empresyonizm’i reddettiğinde kurumdan istifa eden yirmi sanatçı arasında Klimt de vardı.

Dünya çapında ününe The Kiss / Öpücük ile kavuşan Gustav Klimt, feminist sanat tarihçilerden; kadın portrelerini erkek arzusunun edilgen nesneleri olarak göstermesi iddiası ile büyük tepkiler görse de, döneminde ilk kez yaptığı kadın portrelerinde kadınların yüzünü gösteren ressamdı.

1907 yılında yaptığı Portrait of Adele Bloch – Bauer / Adele Bloch – Bauer’in Portresi 2006’da 135 milyon dolara satılan Klimt’in sanatı 1910 yılında yeni bir evrim geçirdi ve aşırı süslü yaklaşımından, abartılı altın boyalardan uzaklaştı.

Gustav Klimt’in en belirgin korkusu ise seyahatti! Tren istasyonlarıyla başa çıkamayan Klimt, arkadaşları onu bulup aktarma yapacağı trene kadar eşlik etmediğinde, eve giden ilk trene binerek geri dönüyordu.

Klimt’in ünlü ‘Kahvaltı Kulübü’ de sanatçının farklı alışkanlıklarının bir yansımasıydı. Çalışırken araya girilmesinden hiç hoşlanmayan Klimt, kendisini ziyaret etmek isteyenleri yalnızca kahvaltıda kabul ediyordu. Bu öyle sık tekrarlandı ki, bu uygulama bir tören halini aldı. Bu kahvaltı ve ziyaretlerin ardından Klimt, akşam yemeğine kadar stüdyosunda resim yapardı.

Gustav Klimt, 11 Ocak 1918’de geçirdiği felci ardından hastaneye kaldırıldı. Klimt, 6 Şubat 1918’de hayatını kaybetti.